Şeker hastalığı tarih mi oluyor? Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil tv100'de açıkladı

Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil, tv100 canlı yayınında Candaş Tolga Işık'ın sorularını yanıtladı. Hotamışlıgil, Candaş Tolga Işık'ın "Şeker hastalığı tarih mi oluyor?" sorusuna şu cevabı verdi: "Ben çok ümitliyim bunun daha da ileriye atılacağına bu senede bizim çok heyecan duyup gururlandığımız bir çalışmamız yayınlandı."

Harvard Sabri Ülker Metabolik Araştırmalar Merkezi Başkanı bilim insanı Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil, Candaş Tolga Işık'ın sunduğu Az Önce Konuştum programında tv100'e özel açıklamalarda bulundu.

Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil açıklamalarında şu ifadelere yer verdi:

-(Genetik ve metabolizma profesörlüğü) Genetik ve metabolizma profesörlüğü zaten bir klinik dal olarak edinilmiş bir profesörlük değil alan olarak edinilmiş bir profesörlük. Onun hem hekimliğe uygulamaları var hem temel bilimlere uygulamaları var. Benimde zaten son 25 senedeki hayatım klinikten uzak ve tamamen temel bilim ve araştırma üzerine geçiyor. Genetik yani genlerimizde kodlanmış olan bilginin aktarılma bilimi diyebiliriz.

"BİR GENİ TAŞIMAK O GENİN SİZE KATACAĞI İFADEYİ YÜZDE YÜZ ORTAYA ÇIKARMAK ANLAMINA GELMİYOR"

-(İnsan metabolizmasının bilinmeyenleri) Onun için penetrans diye bir kavram var. Yani bir geni taşımak o genin size katacağı ifadeyi %100 ortaya çıkarmak anlamına gelmiyor. Eğer çok ağırsa genetik değişikliğin penetransı onu taşıyan herkes eğer o bir hastalık geniyse o hastalığa yakalanıyor. Fakat bu tür şeyler çok az. Daha yaygın olan şey penetrans denen yani bir kişinin diğer genleri yaşadığı çevreninde belirlediği bir yelpaze içerisinde ortaya çıkması Fenotip dediğimiz yani ortaya çıkan fizyolojik yada patolojik koşulların belirleyicisi tek bir gen ve tek bir formatta olmuyor genelde.

"HEPSİ ÖLÇÜLEBİLİR FAKTÖRLER"

-(Diyabet genlerimizden mi geliyor?) Diyabet için çok daha güzel bir örnek tip1 diyabet için tabi ki birinci derece akrabası olan bir kişinin tip1 diyabetli, diyabet olma riski yükseliyor. Fakat bu riske eklenen faktörlerde var. Şu anda ilginç olan bu faktörlerin hepsi ölçülebilir faktörler.

"İLK İLAÇ ONAYLANDI"

-(Genetik diyabet nasıl tedavi edilir?) Fakat bu 3-4 tane çok önemli bilimsel gelişmeyle dönüşüme uğradı. Bunlardan iki tanesinin de Sabri Ülker Merkezinde bizim yaptığımız çalışmalar getirdi. Hatta ilk klinik test olan şu anda yani klinik teste giren ve çok masum bir molekül şu anda deneniyor risk grubu çocuklarda. Geçen senede ilk ilaç onaylandı.

"ONU DURDURURSAK, DİYABET HİÇ GELİŞMİYOR"

-(Şeker hastalığı tarih mi oluyor?) Ben çok ümitliyim bunun daha da ileriye atılacağına bu senede bizim çok heyecan duyup gururlandığımız bir çalışmamız yayınlandı. Orada da yeni kanda dolaşan bir hormonun tip1 diyabeti, diyabet öncesinden diyabete dönüşümünde önemli bir rol oynadığını gösterdik. Bu tabi deneysel sistemlerde oldu. Fakat insanları takip ettiğimizde de tam bu tip1 öncesinden hastalık ortaya çıkmadan önce bu hormonda bir yükselme meydana geliyor diyabet ortaya çıkıyor ve o şekilde devam ediyor. Ve biz onu durdurursak diyabet hiç gelişmiyor.

-(Neden diyabet ve obeziteye odaklandı?) Sadece şişmanlık ve diyabet değil. Şişmanlıkla ortaya çıkan bu hastalık kümesi hakkında çok az bilgi vardı.

-(Harvard Sabri Ülker Merkezi) Rahmetli Sabri Ülker vasiyetinde ailenin çabalarının bir kısmının bilime harcanmasını ve beslenmeyle ilgili bir alanda faaliyet gösterilmesini istiyor. Vasiyeti olarak bırakıyor. Ardından da Sabri Ülker Vakfı kuruluyor.

"YENİ ÇIKAN BİR SERİ DİYABET İLACI VAR"

-(Yeme güdüsü ortadan kaldırılabilir mi?) Sivrisineklerden yayılan hastalıkları da bu şekilde önlemek mümkün ve bununla ilgili çalışmalar var. Bugün piyasada çok konuşuluyor. Yeni çıkan bir seri diyabet ilacı var. Bunun iştah üzerinde çok önemli etkisi var. Bunlarda kilo kaybını çok önemli derecede ilerletebiliyorlar bu sempozyumumuzda da bunu bulan bilim insanı da çok önemli bir bilim insanı o da geldi ve bunu anlatacak.