Siz oturdunuz, ama Erdoğan mı anlaştı Demirtaş’la?
Nasıl anlaştı mesela?
Cumhurbaşkanlığı seçiminde “ortak aday çıkaralım” mı dedi?
“Siz masada oturmayın, ama masanın altından bize destek verin” mi dedi?
“Gizli protokol” imzalayıp birkaç bakanlık mı verdi?
MİT’in başına kimin atanacağını HDP/DEM Parti’nin inisiyatifine mi bıraktı?
“Sınır ötesi operasyonları durduracağız” mı dedi?
Sınır ötesi PKK ile mücadele tezkeresine TBMM’de göz göre göre “hayır” oyu mu verdi?
“Birlikte iyi salladık” mı dedi?
“Mansur Yavaş da bilecek ki bizim oylarımızla kazanmıştır” mı dedi?
Yoksa HDP/DEM’den birileri Recep Tayyip Erdoğan’a dönüp; “Size Eş Genel Başkan diyesim var” mı dedi?
Selahattin Demirtaş’la yahut DEM ile nasıl anlaştı Erdoğan?
Siz değil miydiniz kongrenizde “Demirtaş’a selam olsun” diyen!
Selamı siz gönderdiniz de anlaşmayı Erdoğan mı yaptı?
O vakit helal olsun Erdoğan’a; kuyruğu birbirine değmeyen 40 tilkiyi (farklı denklemi) sarmaş dolaş yapmış oldu, ama böyle bir anlaşma yok, siz bunu herkesten daha iyi biliyorsunuz.
Kemal Kılıçdaroğlu; “Demirtaş’a selam olsun” diyecek.
Özgür Özel; “Demirtaş’a selam olsun” diyecek.
Ekrem İmamoğlu; “Demirtaş’a selam” diyecek.
Sonra hep bir ağızdan; “Ama Erdoğan ile Demirtaş anlaştı” diyeceksiniz!
“AK PARTİ İZMİR’İ ALIRSA”
AK Parti İstanbul, Ankara ve İzmir’i alırsa;
1) Rejimin tahakkümünün önünde güçlü bir engel kalmaz
2) Rusya tipi bir sistemin önü açılır
3) Tarikatlar çoğalır, herkes tarikat üyesi olur, Konak Meydanı’nda zikirler çekilir
4) Hilafet gelir
5) Şeriat ilan edilir
Bu maddeler sosyal medyada dolaşmaya başladı. Özellikle CHP’yi destekleyen hesaplar bunları yaymaya başladı.
Bu saçma sapan sözler çoğaldığına göre bu şehirleri Cumhur İttifakı adaylarının kazanma ihtimali artmış demektir.
“İYİ PARTİ’NİN ADAYLARI SAHADA YOK”
İyi Parti’nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Cengiz Topel Yıldırım seçim çalışmalarını adeta evinden yürütüyor gibi, sahada hiç yok, ortada gözükmüyor.
Tanıyan da yok, gören de yok!
Resmi sosyal medya hesabını sadece 4 bin kişi takip ediyor.
Sanki “Aday lazımdı, yaptık, alınacak oy önemli değil” havası var.
Böyle giderse İyi Parti Başkent’te sıfır çeker!
Peki İstanbul?
Buğra Kavuncu nerede, ne yapıyor, çalışıyor mu?
O da ortalarda pek yok!
Acaba İyi Parti “Hür ve müstakil olalım, ama çok da şey etmeyelim” havasında mı?
Yani Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ı çok da yıpratmayalım, oylarını çok da düşürmeyelim mi diyorlar?
Şu anki intiba o yönde!
SON SÖZ: Yaşlı ressamın biri lokantada bir saat yemiş içmiş. Sıra hesap ödemeye gelince 5 dakika içinde resim çizerek garsona uzatmış ve “Hesabı bu şekilde ödüyorum” demiş. Garson itiraz etmiş. “Bir saat yemek yediniz, ama 5 dakikada çizdiğiniz resimle hesap ödemeye kalkıyorsunuz” demiş. Yaşlı ressam cevap vermiş; “60 yıl ve 5 dakika!” Bunu niye son söz olarak anlattım. Siyasette de son 24 saat önemlidir; ama beş yıl ve 24 saat!