Suriye istihbarat arşivlerinden yeni belgeler: Beşar Esad ve Esma Esad'ın İngiltere istihbarat yetkilileriyle görüşmelerine dair raporlar yayımlandı!
Arap medyasının aktardığına göre; Suriye istihbaratından sızdırılan belgeler, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın eşi Esma Esad'ı çevreleyen önemli tartışmalara yol açtı. İfşalar, Esma ile İngiliz istihbarat servisleri arasında ajanlık bağlantıları iddialarını getirdi.
Suriye Beşar Esad rejiminin devrilmesiyle; devrik liderin yönetimine ait geçmiş belgelerde yayımlandı.
Arap medyasından Watan'ın aktardığı belgelere göre, 1990'ların ortalarında Londra'daki JPMorgan Chase Bank'ta çalışan Esma Esad, İngiliz istihbarat teşkilatı MI6 tarafından işe alındı.
İddiaya göre görevi, Suriye rejimindeki kilit isimleri etkilemek ve güç dinamiklerini stratejik olarak yeniden yapılandırmaktı.
Diğer iddialar, onun rolünün, Cumhuriyet Muhafızları da dahil olmak üzere Suriye ordusu içindeki belirli askeri birimlerin dağıtılmasında etkili olduğunu belirtiyor.
Bu hassas pozisyon, onu istihbarat operasyonları ve Suriye'nin iç siyasi manzarasının kesiştiği noktaları işaret ediyor.
İNGİLİZ İSTİHBARATI İLE BAĞLANTILI BELGELER
Belgeler, Londra'daki görev süresi boyunca Asma ile MI5 ( Birleşik Krallık istihbarat servisinin bölümü) temsilcileri de dahil olmak üzere üst düzey İngiliz istihbarat yetkilileri arasındaki toplantıları ayrıntılı olarak anlatıyor.
Bu Esma'nın etkileşimlerin, onun istihbarat çalışmaları için işe alınmasını ve eğitimini kolaylaştırdığı iddia ediliyor.
Raporlarda ayrıca Asma'nın, kendisine verilen görevleri organize ettiği ve işe alım sürecinde kilit rol oynadığı düşünülen eski MI6 şefi Colin McColl ile olan bağlantısına da dikkat çekiyor.
İddialar, Asma'nın etkisinin casusluktan öte, Suriye ile İngiltere arasında gizli ilişkiler kurmayı da içeren daha geniş bir siyasi gündemle sınırlı olduğunu öne sürüyor.
Hassas müzakerelerde arabuluculuk yapma ve yüksek profilli kararları etkileme iddiaları, onun özerkliği ve Suriye rejimi içindeki yabancı etkisinin boyutu hakkında soruları gündeme getirdi.
Sızdırılan belgeler uluslararası gözlemciler ve Suriye muhalif gruplarından gelen tepki dalgasını tetikledi. İddialara yönelik daha fazla soruşturma yapılması çağrıları yoğunlaştı ve bazıları Birleşmiş Milletler'i bu tür casusluk faaliyetlerinin bölgesel istikrar üzerindeki potansiyel etkilerini incelemeye çağırdı.
Suriye'deki yetkililer, sızıntılarla ilgili yorum yapmaktan kaçındı ve bu durum sızıntıların gerçekliği ve olası sonuçları konusunda spekülasyonları körükledi.