“Tarkan, gel de Tunç Soyer'i kurtar Tarkaaaan"
LGBT'ye destek vermek de CHP'nin Belediye Başkan adayı olmanıza yetmedi değil mi Tunç Bey?
Tarkan'a konser verdirmek de boşmuş!
O kadar parayı boşa saçtınız ki bu benim fikrim…
Ama bakın Sayın Soyer gördünüz değil mi?
Onca arkasında durup konserler verdirdiğiniz Tarkan Efendi size bir kere bile destek vermedi.
“Başkanı severdik, niye gitti ki” bile demedi.
Siz tüm tepkilere rağmen ona konser verdirdiniz, ama o sizin hani “ahde vefadır” diyerek bir fotoğrafınızı bile paylaşmadı.
Peki Tunç Soyer niye tekrar aday gösterilmedi?
Başarısız olduğu için!
Kim kaybetti?
İzmir kaybetti!
CHP’li adayın başarısızlığı CHP’nin değil İzmir’in hanesine “eksi” olarak yazdı, kaybolan beş yıl daha!
AK Parti’nin adayı Hamza Dağ ise şu an sokak sokak geziyor. Gazinoymuş, barmış, şu varmış, o yokmuş demeden “ayrım yapmaksızın” herkesle tokalaşıyor. Tek sözü, “İzmir’i hak ettiği hizmetle buluşturacağız” şeklinde!
Sevgili dostlar, ben İzmir’de yaşamıyorum.
Ama İzmir’i seviyorum, hatta ilkokula İzmir’de başladım. Askerliğe de İzmir’de başladım.
İzmir kimi seçerse seçsin ben de şehrin gelişmesini istiyorum.
Lakin bu iş CHP’li Tunç Soyer’le olmadı, şehir gelişemedi.
Tarkan ise bir akşam konser verdi, parasını aldı, çekti gitti.
Algılarla şehir yönetilmez.
İzmir’in ve tüm şehirlerimizin “sapasağlam ve müreffeh” olması elzemdir.
“BAŞIBOŞ KÖPEKLER SORUNUNU ÇÖZEN KAZANIR”
Bir gün kapınızın önünde çocuklar parçalanabilir ve kurtarmaya gücünüz yetmez.
Lütfen bu problemi parti ayrımı yapmaksızın tüm belediyeler çözsün!
Gerekirse TBMM tam yetki versin!
Köpekler kesinlikle öldürülemez.
Allah'ın verdiği cana kıyılamaz.
Ben köpeklere değil onların sokakta tehlike arz edecek şekilde dolaşmasına karşıyım!
Gece yarısı boş arazilerden özellikle geceleri yaya geçebilmek mümkün değil!
Bu iş canları daha fazla yakmadan çözülmelidir.
Sokak köpeği olmaz.
Sokakta başıboş köpek olmaz.
Bu mevzuyu çözenler her mevzuyu çözer.
“SÜRESİZ NAFAKA”
Neyi bekliyorsunuz?
Yıllardır neyi bekliyorsunuz?
Bu işin mağduriyet oluşturduğunu tüm hükümet ve muhalefet üyeleri söylüyor, ama kimsenin kılı kıpırdamıyor.
Garibanı kim neylesin?
Adam üç ay evli kalmış, boşanmış; lakin kadına ömrü boyunca her ay para ödüyor. Neden?
Tamam, belli bir süre belirlensin ve kadınlarımız mağdur olmasın; lakin “süresiz ödeyeceksin” kararı zulümdür!
Boşanmak demek “aradaki tüm bağları sonlandırmak” değil mi?
Siz bir insana boşandığı eşini “ömrü boyunca hatırlamak zorunda” bırakmakla büyük zulüm ediyorsunuz.
Bu hususun hem kadınların hem erkeklerin hukuku korunacak şekilde çözülmesi acildir.
Adalet Bakanlığı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bu mevzu uzadıkça büyük vebal altındadır.
“CHP’NİN CHP’Lİ ADAYI YOK”
Eski MHP'liler, eski AK Partililer, eski İyi Partililer şimdilerde Ankara’da CHP’nin adayı oluyorlar.
Ankara'da CHP'nin gerçek manada CHP'li belediye başkan adayı neredeyse yok!
Yenilik ve değişim bu muydu?
Düşünsenize Gölbaşı, Polatlı, Nallıhan, Kızılcahamam, Beypazarı gibi neredeyse tüm ilçelerde adaylar “CHP’li” değiller!
Tamamı MHP, AK Parti ve İyi Parti’de kendisine yer bulamamış kişilerden oluşuyor!
Mansur Yavaş zaten Ankara’ya hizmet etmedi, şimdi de CHP’li seçmenden zoraki oy peşinde!
“İMAMOĞLU SEÇİMİ KAYBETSE DE CHP GENEL BAŞKANI OLUR”
Ankara’da analizlerine güvendiğim çok önemli isimler var ki bunlar partilerin yöneticilerine brifingler veriyorlar.
“Ekrem İmamoğlu kaybederse yine de CHP genel başkanı olur mu?” diye sordum.
Cevap şöyle: “İmamoğlu’nun seçimi kaybetmesi onun CHP’nin başına geçmesine engel teşkil etmez. Özgür Özel’in parti içi hâkimiyeti güçlü değil; fakat iki aylık süreçte bir miktar güçlenecektir. İmamoğlu buna rağmen ve hatta seçimi kaybetse bile CHP’nin Genel Başkanı adayı olursa muhtemelen kazanacaktır.”
“SON KEZ CAN ATALAY MEVZUSU”
Türkiye İşçi Partisi’nden milletvekili seçilen Can Atalay masum ise yarın serbest kalsın!
Ama suçlu ise bu kişinin mecliste işi olabilir mi?
80 belediye otobüsü, 231 polis aracı yakılan Gezi'nin organizasyonunda olmaktan 18 yıl ceza alan biri TBMM'de vekil mi olacak?
“MİLLİ EĞİTİM”
Ruhuna Fatiha okumak üzereyiz!
Milli Eğitim'de değerler eğitimi önemli; ama eksik olan bazı devlet okullarındaki disiplin...!
Devlet okullarının bazısı çok kötü ve çok sayıda şikâyet var.
Çocukların psikolojik olarak “kalıcı etkilenme” tehlikesi var.
Laikçi yobazlar İslam'a saldırmaktan bu konulara girmeye fırsat bulamıyor.
Fatihler yetişsin diye gönderilen bazı eğitim yuvaları "akran zorbalığı" mekânlarına dönmüş.
Parası olan özel okula gönderirken parası olmayan garibanlar mevzuları sineye çekiyor.
Maalesef bazı devlet okullarında çocuklarımız eğitim görmüyor; eğitimden, okuldan nefret ettiriliyor.
Devlet okullarının bir kısmı “15 günlük tatil başlamadan” bir hafta evvel bomboştu!
Neden dersler işlenmedi?
Velilerin bir kısmı niçin "okulda kimse kalmadığı için" gidip çocuğunu almak zorunda kaldı?
Yoklama yok, ders yok, ama güya okullar açık mı?
Bu hususta sözde muhalefet daha rezalet; “tarikat” diye mevzuyu sulandırıyor!
Evlatlarımızı hep beraber kaybediyoruz, kimse farkında değil mi?
Buralardan ülkenin nesli yetişmez, olsa olsa tik tok kuşağı yetişir!
Özel okullara ilginin nasıl da arttığını görüyorsunuz. Millet devlet okuluna çocuğunu göndermeye korkar oldu.
Çocuklar okullarda akran zorbalığına uğruyor, ilgilenen yok, ilgileniyormuş gibi yapıp günü kurtarıyorlar. Bu hususta çok şikâyet var. Konuyu “şikâyetlerle birlikte” daha sonra geniş şekilde işleyeceğim.
Bu mevzu “ülkenin bekası” olarak çok önemli!
SON SÖZ: Ben bugüne dek anne babasına sahip çıkıp duasını alandan, ahde vefa gösterenden, yola çıktıklarına daima sevgi nazarıyla bakandan, yola çıktıklarını yolda bulduklarıyla değişmeyenden bu vatana ve millete zarar geldiğini görmedim.