Taş hastalığı nedir? Taş hastalığı önlenebilir mi? Taş hastalığının tedavi yöntemleri neler?
Taş hastalığı nedir? Toplum sık görülen böbrek taşı, hastanın yaşam kalitesini oldukça düşürmekte. Taş hastalığı önlenebilir mi? Yetersiz sıvı alımı nedeniyle taş hastalığı daha sık görülür. Taş hastalığının tedavi yöntemleri neler? İşte, hastalık hakkında tüm merak edilen detaylar haberimizde...
Taş hastalığı nedir? Böbrek taşı olan hastaların bu dikkat etmesi gereken detaylar var. Taş hastalığı önlenebilir mi? Tedavi uygulanmadığı sürece hayat standartını düşüren bu rahatsızlık vatandaşlar tarafından merak konusu oldu.Taş hastalığının tedavi yöntemleri neler? Üroloji Uzmanı Yrd. Doç. Dr. İlker Çömez sıklıkla rastlanan taş hastalığı ile ilgili merak edilenleri tüm merak edilenlerini sizler için anlatıyor.
Taş hastalığı önlenebilir mi?
İdrardaki içeriklerin çökeltisi sebebiyle oluşan üriner sistem taş hastalığı, üroloji pratiğinde en sık rastlanan hastalıklardan biridir. Türkiye'de her 100 kişiden 15'inde bu durum görülmektedir. Erkeklerde görülme sıklığı kadınlara göre 2-3 kat daha fazladır. Hastalar genellikle taş hastalığı olduğunu bel ağrısı veya görüntüleme yöntemleriyle öğrenirler. Bazı hastalarda idrarda kanama veya yanma hissi de olabilir.
Taş oluşumunu önlemede en önemli faktör alınan sıvı miktarıdır. Taş oluşumuna yatkın kişiler yeterince su içmezlerse (günde en az 2-2,5 litre), idrar çıkışı azalacaktır, idrar daha konsantre hale gelecek ve taşlar dışarı yerleştikçe yeni taşlar oluşacaktır. Buna ek olarak ailesinde taş hastalığı öyküsü olan kişilerde de taş hastalığı gelişme riski yüksektir.
Taş hastalığında tanı
Kan ve idrar testleri ve görüntüleme yöntemleri ile tanı konur. Özellikle idrar tahlili, böbrek fonksiyon testleri, röntgen veya ultrasonografi yapılması gereken ilk tetkiklerdir. Ancak bazı durumlarda röntgen ve ultrasonografi yetersiz kalır, bu durumda tanıyı doğrulamak için bilgisayarlı tomografi taramaları kullanılabilir.
Tedavi yöntemleri
Taşların oluşumu karmaşık bir durumdur ve birçok taş çeşidi vardır. Kalsiyum taşları taş hastalarının yüzde 80'inde görülür. Ürik asit taşları gibi bazı taşlar eriyebilir, kaybolabilir ve ilaçla tedavi edilebilir. İlaç tedavisi, taş hastalığının tekrarını önlemek için çoğunlukla taşların çıkarılmasından sonra bazı değerlendirme ve analizlerden sonra kullanılır.
Cerrahi tedavi: Taşın yeri ve boyutu tedavi planlamasındaki en önemli kriterlerdir. Günümüzde açık cerrahi yerini beden dışı şok dalga tedavisi (ESWL) ve endoskopik tedavilere bırakmıştır. Böbrek taşları için taşın boyutu kabaca 2 cm altındaysa ESWL yöntemi veya flexible üreterorenoskopi dediğimiz idrar kanalından girilerek lazer ile öğütülebilir. 2 cm üzerindeyse perkütan nefrolitotomiyle veya flexible üreterorenoskopi ile tedavi edilebilir.
Üreter dediğimiz böbrek ile idrar torbası arasındaki kanala girmiş taşlar böbreği tıkayarak, idrar atımını engeller. Bu taşlar 5 mm altında ise bazı medikal tedaviler ve bol sıvı tüketimi ile kendiliğinden düşebilir.
Genellikle 2 hafta içinde kendiliğinden düşmeyen veya 5 mm üzerindeki taşlar için yine endoskopik olarak yani idrar kanalından kamera ile girilerek lazer yöntemiyle tedavi yapılabilir. Endoskopik tedaviler sonrası hastalar genellikle işlemden 1 gün sonra taburcu olup günlük aktivitelerini yerine getirebilmektedir.
Taş hastalığına yakalanmamak için dikkat edilmesi gerekenler
Özellikle su tüketimini artırmak önemlidir. Günde en az 2,5 litre su içmek önemlidir. Tuz alımını, hayvansal protein alımını, çay, kahve ve gazlı içecekler gibi idrarla atılımı artıran içecekleri azaltmak, günlük fiziksel aktiviteyi artırmak ve sitrik asitli limon ve portakal yemek, taş oluşumunu engelleyebilir ve hastalıkları önlememize yardımcı olabilir.
Düzenli böbrek kontrolü yaptırmak da hastalığın önlenmesi ve tedavisinin ertelenmemesi için önem taşımaktadır.