Türkiye Motosiklet Mezarlığı Oluyor

Türkiye'de trafiğe kayıtlı motosiklet sayısı 6 milyon 172 bine ulaştı. 2024 yılında kasım ayına kadar 1 milyon 112 bin motosiklet satıldı. 1 milyon 100 bine yakın motosiklet de el değiştirdi. Motosiklet sektörü altın devrini yaşıyor, rakamlar muazzam...

Temmuz ayından beri çok cazip kampanyalar var. Dünya'nın en bilinen markaları kredi kartına 12 ay vade yaparak satış kampanyaları düzenledi. Bilinen markalar stoklarını hemen hemen tüketti. Yeni tanıdığımız ve ilk kez duyduklarımız ise yeni yıla birkaç gün kalmasına rağmen sosyal medya dahil her mecrada satış reklamlarına devam ediyor.

Şimdi esas konuya gelelim...  Satışların yükselmesiyle 'motosikletlerde servis ve satış sonrası destek' sorunu inanılamayacak derecede arttı. Birkaç gün önce instagramda bu sorunu çarpıcı şekilde özetleyen bir video izledim:

adanadanevar isimli  hesapta yer alan bilgilere göre, yer Adana Ceyhan. Kalabalık bir cadde.Burak Açıkgöz isimli kişi park halindeki scooter motorunu sert bir tekmeyle deviriyor. "Çıkarın benim motorumu!" diye bağırıyor. Belli ki, olay yeri bir motosiklet servisinin önü. Öfkeli kişi kalabalığın şaşkın bakışları altında montunu yakıyor. Sonra alev alan montunu devirdiği motosikletin üzerine atıyor. "Getirin benim motorumu, çıkarın moturumu!" diye ortalığı inletiyor. Bu sırada, sokaktan geçmekte olan bir kadın "Yapma kardeşim." diyor. Adamın elindeki yanan montu almaya çalışıyor, fakat nafile... Motor cayır cayır yanmaya başlıyor. Bu sırada iki polis geliyor. "Ne oluyor burada? "diyorlar. Öfkeli motorcu polislere "Burak benim ağabey. Yeni motor aldım. Daha 650 kilometrede. Aldığımdan beri servisten çıkmıyor. Kurban olduğum daha 650 kilometrede." diye feryat ediyor.Sonra birileri alevler içindeki motoru yangın tüpüyle söndürüyor.

Video burada bitiyor. En fazla 30 saniye ama, motosiklet dünyasındaki sorunu en yalın haliyle anlatıyor. Şikayetlere bakılırsa,  Adana'daki bu olay sadece bir başlangıç. Bundan sonra daha da büyüyecek ve kanayan bir yaraya dönüşecek büyük sorunların işaret fişeği gibi. Zira özellikle 2021-2022-2023 ve 2024 yıllarında Türkiye'ye Uzak Doğu'dan milyonlarca motosiklet girdi. Öncekileri saymıyorum bile. Markalarını hiç duymadığımız, modellerini hiç bilmediğimiz bu motosikletler zincir marketlerde bile satıldı.Onlarca motosiklet ithalatçısı ortaya çıktı. Çin'den, Tayvan'dan, Hindistan'dan her yerden motosiklet geldi. Ticaret Bakanlığı tabii ki motorlu taşıtlarda distribütör olmak için belirli kriterleri şart koşuyor. Bunların başında da "servis ve satış sonrası destek hizmeti" geliyor.

Bakanlığın "servis istasyonları ve servis hizmetleri ile ilgili esaslar yönetmeliği" şöyle diyor:

MADDE 5 – (1) Üretici veya ithalatçılar, ekli listede yer alan her mal grubu için belirtilen kullanım ömrü süresince, satış sonrası hizmetleri sağlamak üzere yine ekli listede tespit edilen yer, sayı ve özellikte yetkili servis istasyonunu, yeterli teknik kadroya sahip şekilde kurmak zorundadır.

(2) Üretici veya ithalatçılar, yetkili servis istasyonlarını kendileri kurabileceği gibi verilen hizmetlerden sorumlu olmak şartıyla kurulu bulunan servis istasyonlarından veya servis organizasyonlarından da faydalanabilir.

MADDE 6 – (1) Üretici veya ithalatçıların, ekli listede yer alan mallar için Bakanlıkça onaylı satış sonrası hizmet yeterlilik belgesi alması zorunludur. 

Şartlar bu kadar kesin, ama distribütörler yönetmeliğin arkasından kolayca dolaşabiliyor. Büyük şehirlerde satıcı bulmak çok zor değil. Zaten her ilde satış yapmaya da gerek yok diyorlar. İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Antalya, Gaziantep gibi büyük illerde yerel satıcılara bayilik veriyorlar. Bakanlığın  "yeterli sayıda servis açma ve yeterli teknik kadroya sahip" olma şartını şöyle hallediyorlar:

Yönetmeliğin "üretici veya ithalatçılar servisleri kendileri kurabileceği gibi verilen hizmetlerden sorumlu olmak şartıyla kurulu bulunan servis istasyonlarından ve organizasyonlarından faydalanabilir" maddesini suistimal ederek, sokak aralarındaki tamircilerle servis adı altında anlaşmalar yapıyorlar. İyi karlar vaat ediyorlar.

Fakat bence bakanlığın dikkatle bakması ve denetlemesi gereken nokta yönetmeliğin 6. maddesi: "üreticiler veya ithalatçılar satış sonrası hizmetler için yeterlilik belgesi almak zorundadır." Bu maddeye bakarak Ticaret Bakanlığı denetim yapsa, Türkiye'de satış yapan birçok firmanın distribütörlük belgesi iptal edilir. 

Çin malı Voge marka motosiklet alan arkadaşım anlattı, "Bin kilometreye gelince servise çağırdılar. Servis, İstanbul Bakırköy'de. Verdikleri konumu takip ettim. Ara sokaklardan birinde küçücük bir tamirci dükkanı çıktı karşıma. Kuşkulandım. Biz yetkili servisiz dediler. Yağ vs değiştirdiler 4 bin liraya yakın para ödedim çıktım. Servis deyince aklıma dört başı mamur bir tesis gelmişti."

Peki motosiklet ithal edip cazip kampanyalar ve fiyatlarla satışlar yapan markaların yukarıdaki nedenlerden dolayı distribütörlük belgeleri derhal iptal edilmeli mi? Yeterince motosiklet sattıklarından dolayı hemen iptal edilmemeli. Ama bakanlık servis ve satış sonrası hizmetler yönetmeliğine uymaları için bu firmalara bir süre tanımalı. Eğer yine uymuyorlarsa Adanalı Burak Açıkgöz kardeşimiz gibi motorcuları mağdur etmemek şartıyla her türlü yaptırımı uygulamalı. 

Şikayetler yağmur gibi yağıyor. İlgili sosyal medya platformları, şikayet siteleri, servis ve yedek parça sorunlarıyla dolup taşıyor. Dünyaca ünlü markaların Türkiye distribütörleri bu yazıya bakarak sakın rahatlamasınlar. Japon, Alman, İsveç ve İtalyan malı motorların servislerinden ve servis sonrası hizmetlerinden de ciddi şikayetler var. İstanbul'da böyle sorunlar yaşanıyorsa Anadolu'da kim bilir neler oluyor? Servis ve yedek parça sorunu yaşayan bu yeni motosikletlerin iki yıl sonraki halini düşünün. Bu şikayetleri dile getirmeye devam edeceğim.

Türkiye motosiklet mezarlığı oluyor. Böyle olmasın diye motosiklet tutkunlarının, derneklerin, satıcıların, Ticaret Bakanlığı'nın harekete geçmesi gerekiyor. Uzay gemisinden henüz inmiş Kaptan Koenig çalımıyla video çeken bol sponsorlu sosyal medya fenomeni motorcular da bu konuya azıcık kafa yorsunlar bence. Zira Türkiye motosiklet mezarlığı oluyor.