Üç aylar ne zaman başlıyor? Üç aylar orucu tutulur mu? Üç aylar orucu kaç gün tutulur? Üç aylar ibadetleri…
Recep, Şaban ve Ramazan aylarını içine alan üç aylar, İslam dininde bin aydan daha hayırlı olarak görülür. Müslümanlar için kutsal olan üç aylar ibadetle geçirilir. Vatandaşlar Üç aylar orucu ve üç aylar ibadetlerini araştırıyor. Peki, Üç aylar ne zaman başlıyor? Üç aylar orucu kaç gün tutulur?
Üç aylar İslam dünyası için oldukça önemli bir konumda yer almaktadır. Recep, Şaban ve Ramazan ayını içerisine alan üç ayları ibadetle geçirmek isteyen Müslümanlar “Üç aylar ne zaman başlıyor? Üç aylar orucu kaç gün tutulur?” sorularına yanıt aradı.
2022 üç ayların başlangıcı Receb ayının ilk günü olarak kabul edilir. Peki, Üç aylar ne zaman başlıyor? Üç aylar orucu tutulur mu? Üç aylar orucu kaç gün tutulur? İşte, Üç aylar yapılacak ibadetler…
ÜÇ AYLAR NEDİR?
Üç aylar, Müslümanlar için oldukça önemlidir. Üç aylar Recep, Şaban ve Ramazan aylarını içine alır.
ÜÇ AYLAR NE ZAMAN BAŞLIYOR?
Üç aylar, 2022 yılında Receb ayının ilk günü olan 2 Şubat günü başlayacak.
RECEP AYINDA ORUÇ TUTULUR MU?
İslam dininin kutsal kitabı olan Kur'an-ı Kerim'de Recep ayında oruç tutulmasına dair bir farz hükmü yoktur ancak oruç tutmak isteyen Müslümanlar Recep ayında da Şaban ayında da dilediği kadar nafile orucu tutabilir. Recep ayı 13 Mart gecesi sona erecek.
ÜÇ AYLARDA ORUÇ TUTULUR MU?
Halk arasında üç aylar diye bilinen Recep, Şaban ve Ramazan ayları mübarek aylardır. Nitekim Hz. Peygamber, Recep ayı girdiğinde “Allah'ım! Recep ve Şaban'ı bize mübarek kıl ve bizi Ramazan'a ulaştır.” diye dua etmiştir (Ahmed b. Hanbel, Müsned, I, 259).
Ramazan ayında oruç tutmak farzdır (Bakara, 2/184-185). Recep ve Şaban aylarında ise; Hz. Peygamberin (s.a.s.) diğer aylara oranla daha fazla nafile oruç tuttuğu, ancak Ramazan'ın dışında hiçbir ayın tamamını oruçlu geçirmediği hadis kaynaklarında yer almaktadır (Buhari, Savm, 52-53; Müslim, Sıyam, 173-79).
Bu itibarla, Recep ve Şaban aylarının aralıksız olarak oruçlu geçirilmesinin dini bir dayanağı yoktur. Kişi, sağlığı müsait olup güç yetirdiği takdirde bu aylarda dilediği kadar nafile oruç tutabilir.
ÜÇ AYLARDA KAÇ GÜN, HANGİ GÜNLERDE ORUÇ TUTULUR?
Diyanet İşleri Başkanlığı, üç aylarda oruç tutma konusunda bazı bilgiler verdi. İşte o bilgiler;"Halk arasında üç aylar diye bilinen Recep, Şaban ve Ramazan ayları mübarek aylardır.
Nitekim Hz. Peygamber, Recep ayı girdiğinde "Allah'ım! Recep ve Şaban'ı bize mübarek kıl ve bizi Ramazan'a ulaştır." diye dua etmiştir (Ahmed b. Hanbel, Müsned, I, 259). Ramazan ayında oruç tutmak farzdır (Bakara, 2/184-185).
Recep ve Şaban aylarında ise; Hz. Peygamberin (s.a.s.) diğer aylara oranla daha fazla nafile oruç tuttuğu, ancak Ramazan'ın dışında hiçbir ayın tamamını oruçlu geçirmediği hadis kaynaklarında yer almaktadır (Buhârî, Savm, 52-53; Müslim, Sıyâm, 173-79).
Bu itibarla, Recep ve Şaban aylarının aralıksız olarak oruçlu geçirilmesinin dinî bir dayanağı yoktur. Kişi, sağlığı müsait olup güç yetirdiği takdirde bu aylarda dilediği kadar nafile oruç tutabilir."
ORUCA NE ZAMAN VE NASIL NİYET EDİLİR?
Niyet etmek orucun şartlarındandır. Niyetsiz oruç sahih değildir. Kalben niyet etmek yeterli ise de niyeti dil ile ifade etmek menduptur. Oruç için sahura kalkılması da niyet sayılır.
Ramazan orucu, belli günlerde tutulmak üzere adanan oruçlar ile nafile oruçlar için niyet etme vakti, güneşin batması ile ertesi gün tepe noktasına gelmesi öncesine kadarki süredir Ancak imsaktan sonra yapılacak niyetin geçerli olması için bu vakitten itibaren bir şey yenilip içilmemiş, oruca aykırı bir iş yapılmamış olması gerekir. Aksi takdirde gündüz niyet caiz olmaz (Kâsânî, Bedâî’, II, 85).
Bu oruçlar için, “yarınki orucu tutmaya” şeklinde mutlak niyet yeterlidir. Bununla birlikte geceden niyet edilmesi ve “yarınki Ramazan orucuna” şeklinde orucun belirlenmesi daha faziletlidir. Ramazanın her günü için ayrı niyet edilmesi gerekir (Mevsılî, el-İhtiyâr, I, 397, 400).
Kaza, keffaret ve bir zamana bağlı olmaksızın adanan oruçlar için gün batımından itibaren en geç imsak vaktine kadar niyet edilmiş olmalıdır. Bu tür oruçlara niyet edilirken, “falanca kaza, keffaret veya adak orucuna” şeklinde belirtilmesi gerekir.
Şafiî mezhebine göre ise nafile dışındaki tüm oruçlara geceden niyet edilmelidir. İmsak vaktine kadar niyet edilmemişse o günün orucu geçerli olmaz. Nafile oruçlara ise güneş tepe noktasına gelmeden öncesine kadar niyet edilebilir (Şirâzî, el-Mühezzeb, I, 331-332).
ÜÇ AYLARDA YAPILACAK İBADETLER
Bu günlerde nefisler hesaba çekilmeli, ana sermayemiz olan ömrümüzün nerede ve nasıl tüketildiği gözden geçirilmeli, amel defterimize neler yazıldığı, Mahşer günü kurulacak büyük divanın tek Hâkimi Yüce Allah’ın (cc) hakkımızda nasıl bir hüküm vereceği düşünülmelidir.
Bu aylar dua ve tövbelerimizin kabul edilme ümidini daha fazla hissedeceğimiz aylardır.
– Kur’an-ı Kerim okunmalı, okuyanlar dinlenmeli, uygun mekânlarda Kur’an ziyafetleri verilmeli, Kelamullah’a olan sevgi, saygı ve bağlılık duyguları yenilenmeli, kuvvetlendirilmeli.
– Peygamber Efendimize (s.a.s.) salât ve selâmlar getirilmeli, O’nun şefaatini ümit edip, ümmetinden olma şuuru tazelenmeli.
– Tefekkürde bulunulmalı, “Ben kimim, nereden geldim, nereye gidiyorum, Allah’ın benden istekleri nelerdir” gibi konular başta olmak üzere hayatî meselelerde derin düşüncelere girmeli.
4 Sahabe, ulema ve evliya türbeleri ziyaret edilmeli, manevî iklimlerinde vesilelikleriyle Hakk’a niyazda bulunulmalı
– Küs ve dargın olanlar barıştırılmalı, gönüller alınmalı, kederli yüzler güldürülmeli.
– Günahlara samimi olarak tövbe ve istiğfar edilmeli, idrak edilen geceyi son fırsat bilerek nedamette bulunulmalı.
– Üzerimizde hakları olanlar aranıp sorulmalı, vefa ve kadirşinaslık ahlâkı yerine getirilmeli.
– Yoksul, kimsesiz, öksüz, yetim, hasta, sakat, yaşlı olanlar ziyaret edilip, sevgi, şefkat, hürmet, hediye ve sadakalarla mutlu edilmeli.
-Vefat etmiş yakınlarımızın, dostlarımızın ve büyüklerimizin kabirleri ziyaret edilmeli, iman kardeşliğine ait sadakati yerine getirilmeli.
– Hayattaki manevî büyüklerimizin, hocalarımızın, anne ve babamızın, dostlarımızın ve diğer yakınlarımızın kandilleri bizzat giderek veya telefon, mesaj yahut e-mail çekerek tebrik edilmeli, duaları istenmeli.
-Başta bütün insanlık olmak üzere kendimize ve sevdiklerimize mümkün mertebe ismen dualar etmeli.