Ülkemizin konuşulmayan yarası! Bataklıktan her gün 1 kişiyi çıkarmayı hedefliyorum
Ülkemizin konuşulmayan en büyük sorunlarından biri olan FİNANSAL KUMAR BAĞIMLILIĞI tehlike saçıyor.
İflaslar, boşanmalar ve intiharlar…
Her geçen gün sayı artmaya devam ediyor.
Eğer tedavi olmazlarsa çok yuvalar yıkılacak, çok intiharlar yaşanacak.
Kişi, kaldıraçlı işlem piyasasında açığa alım-satım yaparak bataklığa sürükleniyor.
Önce mevcut birikimine güveniyor.
“Ne olacak ki bir deneyeyim” diyor.
Bin dolara on bin dolar pozisyon açıyor.
“Güzel bir fırsat” diyor.
İlk günlerde kazandırarak ağzına bal sürüyorlar.
İki gün sonra parası sıfırlanıyor.
Gurur yapıyor “Bunu kurtarmam gerek” diyor ve daha fazla bir miktar yatırıyor.
Onu da kaptırıyor.
Bankadan kredi kullanıyor, çevresinden borç alıyor, ticaret yapanlar sermayesini tüketiyor, eşi veya anne ve babasına kredi kullandırıyor.
Battıkça batıyor.
Çaresizliklik onu öyle bir hâle getiriyor ki, yapmaz denilen her şeyi yapıyor.
O bağımlı olduğunu kabul etmese de, hırs onun gözünü karartmıştır.
Eşinden, çevresinden, ailesinden gerçekleri gizlemiştir.
Bunalıma girmiş, alkol veya uyuşturucuya başlamıştır.
Çocuklarına vakit ayırmayan, eşine şiddet uygulamaya başlayan biri haline gelmiştir.
Öyle yalanlar konuşmaya başlamıştır ki, çevresini hep ikna etmiştir.
Ya bankalar ya da tefeciler yavaş yavaş kapısını çalmaya başlamıştır.
Ailesi “Kimse duymasın, rezil olmayalım” diye borçları üstlenmiştir.
Ama yine gurur yapmış, ailesine ve çevresine olan borcunu ödemek için bataklıktan çıkmamaya karar vermiştir.
Finalde boşanmalar, iflaslar ve intiharlar vardır.
Sadece bir hırs uğruna bağımlı olmuş bir kişi nedeniyle paramparça olmuş hayat hikayeleri gazetelerde, televizyonlarda haber konusu olmuştur.
Finansal kumar bağımlılığı, bir hastalıktır.
Ülkemizin konuşulmayan bir yarasıdır.
Son yıllarda memurlarda çok artış vardır.
Boşanma davalarında finansal kumar bağımlılığı, sebep olmaya başlamıştır.
Eşler ortak hesap kullanmalı.
Bireyler çocuklarının hesap hareketlerini kontrol etmeli.
Çözüm borçları kapatmak değil, tedavidir.
Manevi telkin ve kontrol şarttır.
Devletin alabileceği bir tedbir yoktur.
Her şekilde o piyasaya girmek çok kolaydır.
Bu sorunu çözmek için bir farkındalık çalışmam olacak.
10 yıldır bu konuyla alakalı çabalarım vardır.
Artık eyleme geçip, bataklıktan her gün 1 kişiyi çıkarmayı hedefliyorum.