Sinan Ateş suikastıyla ilgili gelişmeleri baştan beri uzaktan bakarak izledim.
Kimi gazeteci ve televizyon yorumcularının yazıp söylediklerine de mesafeli durdum.
Ülkemize karşı açılmış ve hedefinde insanlık olan bir savaşla karşı karşıyayız.
Sokak köpekleri ile çocuklarımızı, geleceğimizi hedef alıyorlar.
Tam kaç adet İncil bulunduğuna dair birtakım okumalar yapıyordum ve şu meşhur, bizim Genelkurmay’ın kozmik odasında saklandığı belirtilen BARNABAS İNCİLİ keşke yayınlanabilse diye aklımdan geçiriyordum ki Türkiye’nin en önemli yazarlarından biri olan Muhsin Kızılkaya’nın son kitabı elime ulaştı.
YOLUN BİTTİĞİ YERDE adını taşıyordu kitap.
Gazeteci kılıklı bir şahıs, kuş beyinli kimi dizi oyuncularına sormuş kamuoyu oluşturmak için, “Sokak köpeklerini uyutacaklarmış, ne diyorsunuz” diye.
Hepsi de çok “hayvansever” ya, üzüm üzüm üzülmüşler ve derin, anlamlı kelimelerini peş peşe sıralamışlar:
Batı’nın politikalarının, siyasi kararlarının özellikle Yahudi ve Hıristiyan inancından beslendiğini biliyoruz. Bu inanç temelinde faaliyet gösteren dini kurumlarla Batı ülkelerinde siyasetin ve bürokrasinin tepe yöneticiliklerine yükselen isimlerin, küresel sistemin başrol oyuncularıyla iş birliği içinde Ortadoğu’yu yıllardan beri nasıl kanlı bir biçimde dizayn ettiklerini yaşayıp idrak ediyoruz.
Bu saatten sonra kimse kimseye “siyaset bilimi” dersi vermeye kalkışmasın.
Ankara İl Emniyet Müdürlüğü bünyesindeki kripto unsurlar tarafından, T24, Sözcü, Halk tv ve Cumhuriyet gibi bir takım muhalif kanal ve yayınların desteğiyle hayata geçirilmeye çalışılan mikro ölçekteki 17-25 Aralık konseptli kumpasın amacını katıldığım televizyon programlarında açıklamıştım.
“2028’deki seçimlere giderken, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın etrafındaki güçlü isimleri hedef alarak itibarsızlaştırmak, bu isimleri Erdoğan’ın etrafından tasfiye ettikten sonra yine başka kumpasla diğerlerini de sıraya koyarak SAHA TEMİZLİĞİ yapmak… MHP ile ittifakı bozmak. Amaç Erdoğan’ı 2028 öncesi yanında doğru dürüst tek adam kalmamış biri olarak dımdızlak ortada bırakmak ve tabii ki seçimde ona ya da gösterdiği adaya kaybettirmek”
Soru tuhaf biliyorum ama doğru.
Sebebini anlatacağım.
Komünizm dedim ama Komünist Parti tarafından yönetilen Çin dâhil diğer otoriter ülkelere de haksızlık olmasın. Yazacağım olay oralarda bile yok.
Ülkemizin kredi notu için sürekli olarak S&P, Fitch, Moody’s gibi kredi derecelendirme kuruluşlarının gözünün içine baktığımız şu dönemde Türkiye’deki acıklı ve komik bir durumu anlatmak istiyorum size.
Kime mi verilmeli?
Başta, yıllar sonra “Cinsel hayatım çok normal” diyerek ekranlarda yeniden bir yıldız gibi parlayan Uğur Dündar olmak üzere, Yılmaz Özdil, Ece Üner, Şahan Gökbakar, CHP milletvekilleri Gökhan Zeybek, Umut Akdoğan ve ismini sayamadığım, ekranlarda gördüğümüz tüm diğer oktrollere…
WikiLeaks internet sitesi 2010 yılında ABD'nin Irak ve Afganistan'daki hava saldırılarına ait videoların, diplomatik yazışmaların ve diğer materyellerin yer aldığı, ABD ORDUSUNUN SAVAŞ SUÇLARINI da içeren yüzbinlerce belgeyi deşifre etti.
Tüm dünya basını bu belgeleri yayınladı.
Madem Kocaeli Valisi dedik, Kocaeli’nde yaşanan dünkü olayı hatırlatarak başlayalım:
Kocaeli'nin İzmit ilçesinde sürü halindeki başıboş sokak köpekleri dün bir yavru köpeği ve bir kediyi parçalayarak öldürdü. Vatandaşlar ise çeteleşmiş sokak köpekleri yüzünden sokağa çıkamadıklarından dert yanıyor.
Seçimin üzerinden bir ayı aşkın zaman geçti.
Büyük bir beklenti oluştu.
Kefil olmak herkesin harcı değil.
Banka bile “Kefil olmak istediğin kişi parasını ödemezse bunu karşılayacak mal varlığın var mı? Ödeyebilecek durumda mısın?” diye sorar size. Memursanız maaşınızı ipotek eder, değilseniz evinizi…
CHP Genel Başkanı Özgür Özel çıktı önce ve konuştu:
“HAMAS bir terör örgütüdür”
Diyarbakır Barosu’nun bölgede faaliyete geçen petrol arama ve çıkarma çalışmalarının iptali için hukuksal süreç başlattığını okuyunca Nazım Hikmet’in başlıktaki dizeyle başlayan ve işçi sınıfına ithaf edilen o şiiri dudaklarımdan dökülüverdi.
Onlar ümidin düşmanıdır sevgilim, akar suyun, meyve çağında ağacın, serpilip gelişen hayatın düşmanı. Çünkü ölüm vurdu damgasını alınlarına: - çürüyen diş, dökülen et -, bir daha geri dönmemek üzre yıkılıp gidecekler.