Son Yazıları
Gezi-Cizre ittifakı CHP’yi yutar!
HDP’nin barajı aşması için verilen CHP oyları, Ekrem İmamoğlu İstanbul’u kazansın diye çırpınan HDP seçmeni… İşte bütün bunlar resmileşti. Resmileşti resmileşmesine de CHP şu lafların altından nasıl kalkacak çok merak ediyorum.
Bakın ne diyor HDP’li Pervin Buldan:
Yazının Devamı
İş Bankası yıpratılmasın
O da İş Bankası’nın itibarını zedelememek. İster CHP hisselerinin Hazine’ye devrini savunun ister buna muhalefet edin, dikkat edilmesi gereken en önemli nokta bankanın itibarı. Çünkü bu durum ülke ekonomisini, yabancı yatırımcıyı doğrudan etkiler. İş Bankası, diğer bankalar gibi bu ülkenin çok önemli bir değeridir.
Bakın bu tartışmalarla ilgili bankanın Genel Müdürü Adnan Bali, ne kadar da doğru bir açıklama yapmış:
Yazının Devamı
Milleti kandırmayın
“FETÖ'nün siyasi ayağı yok dersek gerçeğe inkar olur. Bunu yargının çıkarması ve siyasi iradenin ağırlığını koyması lazım. 26 Haziran 2009'da yasalar torba yasa olarak gündeme getiriliyor. Bu TSK ile ilgili bir kanun teklifi. Bu yasa 25 Haziran'ı 26'sına bağlayan gece yarısı oluyor. Bu yasadan ise kimsenin haberi yok, bizim bundan 26 Haziran sabahı 2009'daki toplantıda haberimiz oluyor. Bahsedilen yasa teklifi askeri şahıslar askeri mahalde işlediği suçlarda dahil özel yetkili mahkemelerde yargılanacak. Bu bir kere anayasaya aykırı. Bu tamamen ne için Dursun Çiçek için. Bu olay medyada ‘AK Parti ile cemaati bitirme planı’ algısı olarak yapıldı. Sivil şahıslar her durumda askeri yerlerde yargılanmaz Özel yetkili mahkemelerde yargılanır. Kayseri'de biz bir olay yakalamıştık Hava İkmal Bölge Komutanlığı'nda astsubay yakaladık. Flaş bellek ayarlıyorlar. Burada sivillerden yardım alıyorlar. 14 Nisan 2009'da 'FETÖ ile mücadele edeceğim' dedim. Bu kanun teklifini kim hazırladı, tamamen FETÖ ile ilgili bu araştırılsın”.
Son yazımda Başbuğ’un bu açıklamalarıyla ilgili yorumlarımı sizlerle paylaşmıştım. Şimdi de Sayın Başbuğ’a birkaç sorum olacak;
Yazının Devamı
Tamam öldürmeyelim ama…
“FETÖ'nün siyasi ayağı yok dersek gerçeğe inkar olur. Bunu yargının çıkarması ve siyasi iradenin ağırlığını koyması lazım. 26 Haziran 2009'da yasalar torba yasa olarak gündeme getiriliyor. Bu TSK ile ilgili bir kanun teklifi. Bu yasa 25 Haziran'ı 26'sına bağlayan gece yarısı oluyor. Bu yasadan ise kimsenin haberi yok, bizim bundan 26 Haziran sabahı 2009'daki toplantıda haberimiz oluyor. Bahsedilen yasa teklifi askeri şahıslar askeri mahalde işlediği suçlarda dahil özel yetkili mahkemelerde yargılanacak. Bu bir kere anayasaya aykırı. Bu tamamen ne için Dursun Çiçek için. Bu olay medyada ‘AK Parti ile cemaati bitirme planı’ algısı olarak yapıldı. Sivil şahıslar her durumda askeri yerlerde yargılanmaz Özel yetkili mahkemelerde yargılanır. Kayseri'de biz bir olay yakalamıştık Hava İkmal Bölge Komutanlığı'nda astsubay yakaladık. Flaş bellek ayarlıyorlar. Burada sivillerden yardım alıyorlar. 14 Nisan 2009'da 'FETÖ ile mücadele edeceğim' dedim. Bu kanun teklifini kim hazırladı, tamamen FETÖ ile ilgili bu araştırılsın”.
Tamam FETÖ’nün çok büyük operasyonlarına maruz kaldı, tamam FETÖ’nün siyasi ayağı var ve araştırılmalı, tamam FETÖ ile mücadelede bir çok insan ve kurumdan çok daha etkili ancak bütün bunlar kimseye anlamsız konuşma, hedef saptırma ve kimseyi haksız yere suçlama hakkı vermez.
Yazının Devamı
Enkaz altında kalanlar
Ayrıca arama kurtarma çalışmalarında büyük fedakarlıklarla görev yapanlara da gönül dolusu teşekkürlerimi iletiyorum. Ölü veya yaralı enkaz altında kimse kalmadı.
Ancak bu süreç içerisinde ne yaparsanız yapın enkaz altından çıkarılamayan, bütün dünya başlarına yıkılan isimler de var. Bu isimler için dünyanın bütün arama kurtarma ekipleri bir araya gelse çare bulamaz.
Yazının Devamı
FETÖ’nün siyasi ayağı mı dediniz?
Güler’in istifa ederken partisine sorduğu 12 soru:
1)26-27 Nisan 2012 Bosna Ziyareti'nin Sema Eğitim Kurumları, Fidan Tour, Novo Vremya Gazetesi mihmandarlığı temelinde yapılması nasıl gerçekleşmiştir?
Yazının Devamı
Şov yapmayın, siz açıklayın!
Niye böyle söylüyorum? Çünkü samimiyetlerine gölge düşürecek işlere imza atıyorlar. Yeri geldi 15 Temmuz işgal girişimi için ‘tiyatro’ dediler, yeri geldi darbeyi ‘kontrollü darbe’ olarak nitelendirdiler.
Hadi bunlar yorum diyelim ve geçelim… Gelin ben size bu konuda çok daha somut bir bilgi vereyim…
Yazının Devamı
Süleymani-Kanal İstanbul-Portakal
Bunu tartışırken asıl konuşulması gerekeni atlamamalıyız. ABD, meşru bir ülkenin, meşru bir komutanını hem de başka bir ülkenin topraklarında öldürerek, uluslararası hukuk kurallarını yerle bir etmiş, terörist bir eyleme imza atmıştır. Bugün bu duruma ses çıkarmayanlar, yarın aynı olay başlarına geldiğinde itiraz etme hakkına sahip değillerdir. Biz bu rezilliği tartışacağımıza, ‘3. Dünya savaşı başlar mı?’, ‘ABD Irak’tan çekilir mi?’ gibi cevapları koskocaman ‘Hayır’ olan kısır tartışmaların peşine düşüyoruz.
Her istediğini yapma özgürlüğünü kendisinde gören ABD’ye nasıl ‘dur’ deneceğini konuşmamız gerekmiyor mu? Bakın ne oldu? Dünyayı ayağa kaldıran Trump, hiçbir şey olmamış gibi masaya oturmaya hazır olduklarını söyledi, hatta İran’ı da masaya davet etti. Milletin aklıyla alay ediyorlar.
Yazının Devamı
Bu işler istemezükle olmaz
Tarih 2014; yerel seçimler yapılıyor… AK Parti seçimleri başta İstanbul olmak üzere büyük bir farkla kazanıyor…
Yani, bugün ‘yaptırmayız, cinayettir’ diye yaygara koparılan Kanal İstanbul projesi açıklanmış, bu şekilde seçimlere gidilmiş ve AK Parti kazanmış. O dönemden bugüne kadar muhalefet tek bir bilimsel hatta politik bir itirazda bulunmamış. İtiraz dilekçeleri havada uçuşmamış!
Yazının Devamı
Kanal İstanbul siyasilere yasaklansın!
Hiçbir şeyi doğru dürüst tartışamıyoruz bile. Osmanlı döneminden beri yapılıp yapılmaması gündemde olan, belki de Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en önemli projelerinden biri olacak Kanal İstanbul konusundaki halimize bir bakın hele! Bu konu bile siyasi çekişmeye dönüşmüş durumda.
Bir yanda ‘Biz bunu yapacağız’ diye kestirip atanlar, diğer yanda ‘Bu bir ihanettir, cinayettir’ safsatasına sığınanlar! Projeye karşı çıkanlar öyle bir noktaya geldi ki; Kanal İstanbul’un ABD donanmasının Karadeniz’e çıkmasını sağlamak amacıyla yapılmak istendiğini söyleyecek noktadalar. Ayıptır, günahtır!
Yazının Devamı
Gözü Ziraat’e mi diktiniz?
İçi boşaltılan, kimsenin aklına gelmeyecek yöntemlerle milletin birikimlerini çalan ve sonra da batan bankaları hatırladım. Bu yüzden ihtimal dahi vermedim. Bunlar daha çok özel bankalardı. O dönem kamu bankaları da özellikle görev zararları ile gündemdeydi. Bu bankalardan verilen ve geri dönmeyen krediler ‘görev zararı’ olarak gösteriliyordu. Bu öyle şişkin bir kalem halini almıştı ki, kamu bankaları çamura saplanmış vaziyetteydi. Hatta şunu söyleyebilirim; yılların Emlak Bankası bu yüzden kapatılmıştı.
İşte, “Ziraat Bankası, Simit Sarayı’nı alacak” haberini okuduğumda tüylerim ürperdi. Bu bilgide bir hata olmalıydı. Çiftçinin bankası böyle bir girişime imza atmamalıydı. Allah’tan böyle olmadığı çok kısa bir sürede anlaşıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunu kesinlikle tasvip etmeyeceğini söylerken, bunun gerekçesi olarak da geçmişte yaşanan ‘görev zararı’ skandallarını örnek gösterdi. Erdoğan açıklamasında, Ziraat Bankası’nın da böyle bir düşüncede olmadığını söyleyerek yüreklere su serpti.
Yazının Devamı
O adama haddi bildirilmedi!
Özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “Grup Başkanvekilimiz Özlem Hanım’a ‘susturun bu kadını’ diyecek kadar ahlaksız, edepsizce davranan CHP yetkililerine prim verecek değiliz. Bir kadın başkanvekilimize ahlaksızca saldıracak kişilere parlamentonun gereken cezayı vermesi gerek. Bunlar kuru özürle geçiştirilecek şeyler değil” açıklaması dikkat çekiciydi.
Erdoğan, bu açıklamayla kimleri kastetmişti? Kimleri harekete geçmeye davet ediyordu?
Yazının Devamı
Kim bu uyanıklar?
Birincisi uyanık elektrik üretim şirketleri…
Kendilerine 7 yıllık geçiş süresi verildiği halde filtre taktırmayan bu uyanıklar, Cumhurbaşkanı yasayı veto edince veryansın ettiler. Öyle yok hep bana hep bana! Biraz da elinizi taşın altına koyun. Tamam, anladık enerjiye ihtiyacımız var da, bu ihtiyaç benim çoluk çocuğuma, geleceğime olan ihtiyaçtan fazla değil.
Yazının Devamı
Hafife almayın
Son yerel seçimlerden bahsediyorum. Kurulduğu günden bu yana AK Parti için en büyük hayal kırıklığı ile sonuçlanan yerel seçimlerden. O dönem de söylemiş ve yazmıştım bugün de aynı noktadayım. Bu başarısızlığın nedenleri tam olarak tespit edilemez ve gerekli neşter vurulmazsa ileride daha kötüsü ile karşı karşıya olmak içten bile değil. Kimsenin kulağının üstüne yatmaya hakkı yok. Özellikle yerel seçimlerde bir başarısızlık varsa bunun en büyük sorumlusu teşkilatlardır. Her şeyi liderden beklemek, sorumluluğu üstlenmek yerine topu başkalarının kucağına bırakmak kolaycılığı sonuçta nelere maloluyor tecrübeyle sabit.
Sadece bu mu? ‘Aman sen de ondan bir şey olmaz’, ‘Onun karşısına ağaç koysak kazanırız’, ‘Bugüne kadar ne yapmış ki, millet ona prim versin’ mantığıyla oluşturulan rahatlık, kim ne derse desin Ekrem İmamoğlu gibi bir figürü soktu siyaset sahnesine.
Yazının Devamı
CHP'deki çetenin başkanlık yarışı
Ne diyor Muharrem İnce, "Sayın genel başkana söyledim. Bak bu başımıza iş açacak. Gel beraber açıklama yapalım ama oralı bile olmadı. Bu işin sorumlusu CHP'nin içindeki çete. Bu çete yazın aynı yatta tatil yaptı. Bunlar CHP'li değil,bir menfaat grubu".
İnce bu açıklamayı, Beştepe'de Cumhurbaşkanı ile gizlice görüşen CHP'li olarak isminin ortay atılması üzerine yaptı. Konu öyle bir hal aldı ki inanılmaz. Böyle bir görüşmenin olmadığı, ortada dolaşan kaynakların yalan bilgilerle ülkeyi karıştırmak istediği ortaya çıktı.
Yazının Devamı
