Yeni yargı paketiyle hacizli malların satışında hangi değişiklikler yapılıyor?
TBMM Adalet Komisyonunda, 5'inci Yargı Paketi'ni içeren İcra ve İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkındaki Kanun Teklifi kabul edildi. Yeni yargı paketiyle hayatın her alanında olduğu gibi icra işlemlerinde de bir çok yenilik ve değişiğe gidilecek. Teklifte en çok iş yoğunluğunun yaşandığı icra dairelerinde vatandaşın işlemlerini daha hızlı gerçekleştirip hem alacaklının hem de borçlunun mağduriyetinin giderilmesi için yeni düzenlemeler getirildi.
Hacizli malın satışı
Mevcut uygulamada en fazla mağduriyetlerin olduğu ve satış isteme sürelerinin sürekli ötelendiği hacizli araçların satılması hususunda yaşanabilecek olumsuzlukların önüne geçmek maksadı ile hacizli bir araçların muhafazasının talep edilmiş olması halinde, söz konusu aracın satılabilmesi için gerekli kıymet takdiri talebi ve satış talebinin birlikte yapılması zorunlu olacak. Hacizli malların satışı ile ilgili de önemli değişiklikler yapıldı. Borçlunun haczedilen malını rızaen satmasına imkan verilmesi icra ve iflas kanunu 113 maddesinde alacaklı talep etmeden borçlunun talebiyle de satış yapılabileceği hüküm altına alınmıştı. Ancak teklif ile bu düzenlemede borçluya yetki verilmekte ve hacizli malın kıymet takdirinin tebliğinden 7 gün içinde borçlu malın satışı için talep etmesi halinde, borçluya yetki verilebilmesi hüküm altına alınarak, 15 günlük süre içerisinde malın kıymet takdirinin %80 ’i ile ayrıca bu değere ilave edilecek icra dosyasından yapılan satış masraflarının eklenmesi suretiyle çıkan toplam miktarının temin edilmesi halinde satışın yapılabileceği hususu düzenlenme altına alınmış olacak.
İcranın geri bırakılması yetkisi icra mahkemesine
İcranın geri bırakılması müessesinde gereksiz iş yükü ve zaman kayıplarının önlenmesi amacıyla bir takım değişiklikler yapılarak, icranın geri bırakılması kararının alınma süreci bölge adliye mahkemesi ve yargıtay nezdinde ilave iş yükü oluşturmakta, borçlunun veya vekilinin özel takibini gerektirmesi nedeniyle zaman ve emek kaybına neden olmakta yine işlemlerin süreye tabi olması nedeniyle aksamalara ve mağduriyetlere neden olabilmekteydi.